sallanmak

sallanmak
ارتج
اهتز
تأرجح
ترجرج
خضخض
ذبذب
رج
رجرج
لقلق

Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • sallanmak — nsz 1) Bağlı bulunduğu yerde gevşek duruma gelip yerinden oynamak, kımıldamak Dişi sallanıyor. Masa sallanıyor. 2) Bir şey belli noktasından bir yere bağlı kalmak şartıyla, o noktanın iki tarafına aynı doğrultuda ve sürekli olarak gidip gelmek… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • FEYD — Sallanmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HEBH — Sallanmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ırgalmak — sallanmak, ırgalanmak. I, 249 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • ügrilmek — sallanmak I, 248 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • ügrimek — sallanmak, kımıldatmak; birisine karşı yaltaklanarak hilesini saklamak, I, 275, 354 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • RÜFUL — Sallanmak. * Gururlanmak, tekebbürlenmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TETNİH — Sallanmak. * Gururlanmak, tekebbürlenmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • dingildemek — nsz 1) Sallanmak, oynamak Siyah esvaplılar, siyah çarşaflıları dingildeyen iskeleden vapura ite ite çıkardılar. H. E. Adıvar 2) Korkmak, kuşkulanmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ırgalanmak — nsz Irgalama işi yapılmak, sarsılmak, sallanmak Gemimiz beşik gibi ırgalanır... M. E. Yurdakul …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ırganmak — nsz Sallanmak, kıpırdanmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”